5 Haziran 2014 Perşembe




































HATTATLAR - HATTAT ALİ YAHYA SUFİ
Bu yazı ile ilgili bilgiler www.tas-istanbul.com sayfamızdan alınmıştır. Hattat Ali Yahya Sufi; Fatih devrinin en önemli hattatlarından biridir. Ali Yahya Sufi’nin doğum tarihi bilinmez. Yaşadığı dönemle ilgili de fazla bilgi bulunmamaktadır. Babası Yahya Sufi’de dönemin önemli hattatlarından biridir. Osmanlı celi sülüs hattının Mustafa Rakım Efendi önceki döneminin önemli sanatçısıdır. Yazdığı önemli eserlerden biri Topkapı Sarayı Bab-ı Hümayun üzerindeki kitabedir. Bu kitabe ile celi sülüs yazının temelleri atılmış olup 18.yüzyılın sonuna kadar tüm sanatçılar tarafından örnek alınmıştır.
Hattat ali Yahya Sufi’nin Topkapı Sarayı Bab-ı Hümayun üzerindeki kitabesi, kitabe üstü müsenna ayet, sağ kapı yuvasındaki ayet ile sol kapı yuvasındaki Ketebe yazıları o dönemin en güzel eseridir. Hattat Mustafa Rakım Efendi’nın 1790 yıllarında ortaya çıkmasına kadar Celi Sülüs yazıda Hattat Ali Yahya Sufi Efendi en önemli kişidir.

Bab-I Hümayunda’da celi sülüs müsenna yazının alt kısmında bulunan tarih kitabesi, satır istifi ve devrine göre harflerin yapılarındaki güzellik dikkati çekmektedir. Bu kitabe harf yapısı ve istifi ile bütünüyle değerlendirildiğinde 19. Yüzyıl celi sülüs hattatı Mustafa Rakım Efendi öncesinin en iyi örneğidir. Hattat Ali Yahya Sufi’nin mezarının kaynaklara göre Üsküdar Karacaahmet Mezarlığındaki Hattatlar Sofasında Şeyh Hamdullah’ın yanında olduğu belirtilir. Ama bu bilgilere karşın mezar taşı bulunamamıştır. 



































OSMANLI HAT SANATI - 

HATTAT HASAN ÜSKÜDARİ

Hasan Üsküdari; Üsküdar'da doğduğu ve burada yaşadığı için Üsküdari ismiyle anılmış bir Türk Hat Sanatçısıdır. Doğum tarihi bilinmemekle beraber 1614 yılında vefat etmiştir. Şeyh Hamdullah Efendi'nin kızı tarafından torunu olan Pir Mehmet b. Şükrullah'ın akrabası ve talebesidir. Hocasından aklam-ı siteyi meşkedip icazet aldıktan sonra yine Şeyh Hamdullah'ın oğlu tarafından torunu olan Derviş Mehmet b. Mustafa Dede'den hattın inceliklerini öğrendi. Hasan Üsküdari böylece ‘'şeyh üslubu"nun iki koldan kendisinde toplandığı, devrinin önde gelen bir temsilcisi olarak bu yolda mushaf ve kıtalar yazdı. Üçüncü nesilden Şeyh Hamdullah şeceresine bağlanan hattatın celî-sülüs hattından bazı örnekler, Üsküdar'daki Mimar Sinan yapısı Valide-i Atik Camii'nin çiniye nakşedilmiş mihrap sofası kuşağına ve son cemaat mahallindeki pencere alınlıkIarına yazdığı istiflerle zamanımıza ulaşmıştır. Ancak kâğıda yazmış olduğu aklam-ı sitte örneklerinden günümüze ulaşabilenler fazla değildir. Hasan Üsküdari vefatında Karacaahmet Sultan Türbesi karşısındaki set üstüne defnedilmiştir. Muhtemelen 191 5 yılında, yeni açılan yolun güzergâhında kalan kabrinin o civarda Şeyh Sofası adıyla bilinen Şeyh Hamdullah haziresine nakli düşünülmüş, ancak bu gerçekleştirilememiştir. Ayrıca bu teşebbüs sırasında, talebesi Halit Erzurumi tarafından yazılmış olan mezar kitabesi kırılıp iki parçaya ayrılmıştır. Hasan Üsküdari'nin bu kırık mezar kitabesi ve beraberinde sökülmek zorunda kalınan diğer mezar taşları, 1917 yılında devrin büyük hattatIarının katıldığı bir merasimle Selimiye Kütüphanesi arkasındaki hazireye (bugünkü Çiçekçi Camii bahçesi) taşınarak dikilmiş, fakat bu sırada da mezarları nakledilememiştir. Şeyh Hamdullah'tan günümüze ulaşan hattat silsilesinde mühim bir mevkiye sahip olan Hasan Üsküdari'nin meşhur talebeleri arasında Halit Erzurumi'den başka Muhammed el-İmam adıyla tanınan Tokatlı İmam Mehmet Efendi de bulunmaktadır.