CAĞALOĞLU
İstanbul’da beni en çok etkilen semttir.
Tarihi yarım ada dediğimiz Suriçi.
Cağaloğlu Suriçi’nin kalbidir.
Cağaloğlu’nda nereye baksan tarihtir.
Bir dört yol ağzı.
Kuzeye yolu Bab-ı Ali ve Sirkeci.
Doğusu Ayasofya ve eski meydan.
Ayasofya meydanı bugünkü Taksim.
Güneyi 3000 yıllık Divanyolu.
270 mezarı ile Osmanlı Anıtkabiri
Batı sokağı ise Nuruosmaniye ve Çarşı.
Meydanın göbeğinde Mahmut Nedim’in mezarı.
Şu ünlü Rus yanlısı Sadrazam.
İstanbul’da çok semtin adı paşa isimlerinden gelir.
Cağaloğlu ise Cigalzade(oğlu) isminden gelir.
Cigalzade Sinan Paşa önemli bir devlet adamıdır.
Önemli bir komutan ve önemli bir amiraldir.
Devşirme kökenlidir.
Kökeni ile rivayetler muhteliftir.
Ben bilinmeyen Cağaloğlu’nu anlatayım.
Bilineni her yerde var.
Cigalzade’nin konağı bugünkü İEL binası civarında.
Ticaret Sokağı’nda Osmanlı Arşivleri bulunur.
Türk Ocağı Caddesinde Duyun-u Umumiye bulunur.
Karşısında İttihat ve Terakki Merkezi.
Bu bina bir dönemin ünlü Cumhuriyet Gazetesi.
Enver Paşanın beyaz atıyla 24 Ocak 1913 bakına gittiği yapı.
Maalesef bizde İhtilal yapma geleneği bununla başlar.
Ayrıca Abdullah Cevdet’in İçtihad Dergisi’nin yayınladığı
sokak.
İçtihad kelimesi o dönemde Fransızca yazılmıştı.
Cemal Meriç’in deyimiyle modernist İslamcıların kalesi idi.
Yobazların sık sık saldırdığı yerdi.
Molla Fenari Mescidi ve incili çavuş meydanı.
İlk matbuatın vücut bulduğu sokaklar.
Cağaloğlu Kız Enstüsü bir paşa konağı.
Hemde Bülbül Teyfik Paşa’nın evi.
Ayrıca ilk Mülkiye mektebi.
Daha Cağaloğlunda yazılacak çoook yer var.